Diyarbakır merkez Bağlar ilçesinde yaklaşık 3 okul öğrencisinin bir kurumda eğitim gördüğü Şehit Hatip Çağlar Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması düzenledik. Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şubesi olarak , kentteki sorunların bir an önce çözülmesi noktasında gerekli adımların atılması gerektiğini belirttik
Bu nedenle çözüm önerilerimizi şu şekilde sıraladık.
“* Yıkılan okulların yerine yeni okul yapılması ile ilgili inşaat süreci hızlandırılmalı,
* Ek derslikler oluşturulmalıdır.
* Ek derslik ihtiyacını karşılayabilmek için diğer kamu binalarının ihtiyaç fazlası alanları kullanılabilmelidir.
• Özellikle Bağlar ilçesinin iç bağlar Bölgesi ve Yenişehir ilçesinde okul sahasına elverişli mimari düzenlemeler yapılarak okul yapım süreci hızlandırılmalıdır.
• Bununla birlikte Önümüzdeki Eylül ayında Sayın Valimizin taahhüdünde, planlamada yer alan çok sayıda okulun eğitim öğretime hazır hale getirilmesiyle okul ihtiyacımızın önemli bir kısmının karşılanacağını beklemekteyiz.
* Kalabalık sınıflarda bulaş riski dikkate alınarak seyreltilmeye gidilmelidir. Bazı okullarımızda sınıf mevcutlarının 50-60 seviyelerine dayandığını gözlemlemekteyiz.
* Bu gün itibariyle önerilerimiz ve beklentilerimiz doğrultusunda yapılan düzenleme ile Yık-Yap, onarım ve güçlendirme çalışmaları kapsamında ikili eğitim yapılan okullarda ders saati süresinin 30 dakikaya çekilmiş olması çok değerli bir başlangıçtır. Bu durumu takdirle karşılarken,
* Ders saati süresinin ikili eğitim yapan bütün okullar için 30 dk. olarak uygulanması önerimizin de bir an önce karşılık bulmasını bekliyoruz.
* Okulların ders başlangıç ve bitiş saatlerinin güvenli bir şekilde eve gidiş ve dönüşleri sağlayacak şekilde ve gün ışığında olmasına dikkat edilmelidir.
• Norm fazlası durumuna düşen öğretmenlerin ise istek ve tercihleri doğrultusunda görevlendirilmelerine mutlaka dikkat edilmelidir.
* Ayrıca çok önemli bir konu olarak, Okulların temizlik elemanı ihtiyacının had safhada olduğu bilinen bir gerçektir.
* İşkur kapsamında okullara planlanan TYP elemanları alımının okulların ihtiyaç talepleri dikkate alınarak ve bir an önce yapılması gerekmektedir.
* Bulaş riskini azaltma ve virüsle mücadele kapsamı içinde yaygınlaştırılmaya çalışılan Aşının, önemini takdir ve tavsiye etmekle birlikte PCR testinin zorunlu bir dayatmaya dönüştürülmesine, çeşitli yaptırım kararları ile kaotik bir sürece taşınmasına karşı olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Eğitim-öğretimi olumsuz etkileyecek, eğitim çalışanlarını zor durumda bırakacak ve idari birimlerle karşı karşıya getirecek, uygulaması da mümkün olmayan PCR testi zorunluluğu sürdürülebilir ve yönetilebilir bir süreç değildir .